HASTANE TEMİZLİĞİ

 

Uzm. Hem. Ülker Uysal

Dokuz Eylül Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi, İzmir

 

 

İnsanların çevresinde bulunan, yakın temasta bulundukları ortam ve gereçlerdeki mikroorganizmalar infeksiyon oluşturma potansiyeline sahiptir. Özellikle nemli ve organik materyal içeren ortamlarda mikroorganizmalar kolayca çoğalır. Aseptik koşulların sağlandığı ve muhafaza edildiği ortamlar dışındaki her ortam patojen mikroorganizmaları barındırabilir. Dolayısıyla hastane ortamının da mikroorganizmalarla kontamine olması doğaldır (1).

Hastane infeksiyonlarının önlenmesinde tüm sağlık personelinin el yıkamaya özen göstermesi ile birlikte hastanelerdeki ortam temizliği de son derece önemlidir (2).

Hastanedeki yüzeylerin deterjanlarla düzenli olarak temizlenmesi, hastaların kan ve beden sıvıları ile kontamine olmuş yüzeylerin kimyasal dezenfektan kullanılarak dezenfekte edildikten sonra temizlenmesi, izolasyon odalarında özel giysi ve eldiven kullanılması, bu odalardan dışarıya çıkacak objelerin özel olarak temizlenip dezenfekte edilmesi, el yıkama ve eldiven kullanma kurallarına gereken önemin verilmesi, nozokomiyal infeksiyon kontrolünün bir yönüdür (1).

Temizlik

Toprak, kir, organik madde, bakteriyel sporlar dahil mikroorganizmaların büyük bir kısmını ortadan kaldıracak bir işlemdir. Mikroorganizmalar temiz yüzeyde çoğalamazlar. Temizlik dezenfeksiyon ve sterilizasyon öncesi bir adımdır. Kimyasal dezenfektanlar temizlik maddesi değildir ve kirli yüzeylere kullanıldığında bir kısmının etkisiz olacağı bilinmelidir.(3).

Hastane infeksiyonlarından korunmada çok önemli bir diğer kavram, dezenfeksiyon ise; cansız nesneler üzerinde bulunan, potansiyel olarak patojen olan mikroorganizmaların (bakteri endosporlarını etkilemeden) kimyasal maddeler veya ısıya dayanıklı fiziksel uygulamalar ile yok edilmesidir (2).

Dezenfektanlar etki seviyelerine göre üç gruba ayrılır;

 

Yüksek düzey dezenfektanlar: Genellikle bakteriyel endosporlar hariç mikroorganizmaların tümünü 20 dakikada öldüren dezenfektanlardır.

 

Dezenfektan                            Kullanım konsantrasyonu

Gluteraldehit                                    %2

Formaldehit                                     %3-8

Sodyum hipoklorid                          1000 ppm serbest klor

Parasetik asit                                    < %1, %0.001-0.2

Hidrojen peroksit                             %3-6 veya %6-25

 

Orta düzey dezenfektanlar: Bakteri sporları hariç tüberküloz basili ve  diğer mikroorganizmaları <10 dakikada etkiler.

 

Dezenfektan                        Kullanım konsantrasyonu

Etil veya isopril alkol                 %60-90

Fenol ve fenol bileşikleri            %0.4-5

İyodoforlar                              30-50 ppm serbest iyod

 

Düşük düzey dezenfektanlar: Bakteri endosporları ve tüberküloz basiline etkili olmayan vejetatif bakterilerin çoğunu, bazı mantarları ve uygun sürede (<10 dakika) bazı virüsleri öldürebilen dezenfektanlardır.

 

Dezenfektan                                        Kullanım konsantrasyonu

Etil veya isopril alkol                            %<50

Fenol ve fenol bileşikleri                       %0.4-5

İyodoforlar                                          30-50 ppm serbest iyod

Sodyum hipoklorid                              100 ppm serbest klor

Kuaterner amonyum bileşikleri             %0.4-1.6

 

Hastanelerde mikrobiyal ekoloji üzerinde olumsuz etki yarattığından genellikle zemin, duvar, tuvalet, banyo ve kapı kolu gibi düzenli olarak temizlenen ve infeksiyon riski bulunmayan yüzeylerin dezenfeksiyonu gerekli değildir. Ancak gerektiğinde infekte hasta odaları ve mikrobiyologlar tarafından dezenfeksiyon yapılması önerilen alanlarda dezenfektanlar kullanılabilir.

Dezenfeksiyon uygulamalarına göre bölgeleri üçe ayırabiliriz:

Kesinlikle infeksiyonlardan korunması gereken alanlar; yoğun bakım üniteleri, transplantasyon ve yanık üniteleri, ameliyathaneler ve doğum ünitesi.

İnfeksiyonların kolayca yayılabileceği alanlar; septik ameliyathane birimleri, diyaliz üniteleri, izolasyon odaları, mikrobiyoloji laboratuvarları.

Orta derecede infeksiyon riski taşıyan alanlar; poliklinikler, servis koridor ve odaları, çamaşırhane ve mutfaklar (4).

Hastaneler kontaminasyon riski açısından ise beş bölgeye ayrılabilir:

Bölge: İdari bölümler, sekreter odaları, hasta ile doğrudan temas etmeyen bölümler.

Bölge: İnfeksiyonu olmayan ve infeksiyona eğilimi yüksek olmayan hastaların yattığı bölümler.

Bölge: İnfeksiyonlu hastaların yattığı bölümler.

Bölge: İnfeksiyona eğilimi yüksek olan hastaların yattığı bölümler (yoğun bakım üniteleri, hemodiyaliz ünitesi vb.).

Bölge: Ameliyathaneler.

Birinci ve ikinci bölümler düşük düzeyde kontaminasyon riski gösterir, diğer bölgelerde ise kontaminasyon riski artmaktadır. Bu nedenle uygulanacak temizlik işlemleri de belli farklılıklar gösterir. Ancak yine de tüm bölgeler de yer, duvar, kapı, pencere gibi yüzeyler düşük kontaminasyon riski taşırlar. Bu bölgelerde yüzeylerin deterjanlı su ile silinmesi yeterli olmaktadır. Sadece su ve deterjan ile temizlik, ortamda bulunan mikroorganizmaların %80 inin uzaklaştırılmasını sağlar. Yer, duvar, kapı, pencere gibi yüzeylerde silinme işleminden sonra kullanılan su sık sık değiştirilmelidir. Ancak salgın gibi özel durumlarda temizlikten sonra 100-200 ppm klor içeren bileşikler, fenoller ve kuaterner amonyum bileşikleri kullanılabilir. 500 ppm klor beş dakika içinde cansız ortamda bulunan Enterokoklar'ın tamamını, C. difficile kökenlerinin %79.4 ünü yok etmektedir (5).

Sodyum hipoklorid 1/100 oranında sulandırıldığında 500 ppm yada %0.05,

Sodyum hipoklorid 1/10 oranında sulandırıldığında 5000 ppm yada %0.5 lik kullanılabilir (6).

 

Özel Alanlar

Bu ünitelerin yüzeyleri her gün, bütün alanı kapsayacak şekilde düzenli olarak, kirlendikçe ve hasta taburcu olduğunda temizlenir. Temizlikten sonra düşük düzey bir dezenfektan ile dezenfekte edilebilir.

Duvarlar, perdeler gözle görünür kir ve leke olduğunda deterjan ile temizlenmelidir.

şemeler düzenli olarak, kirlendiğinde, hasta değişimi yada taburcu olduğunda temizlenir, ıslak paspas tercih edilir. Ancak kan ve vücut sıvısı döküldüğünde düşük düzey bir dezenfektan ile dezenfekte edilmelidir.

Halılar ve koltuklar, elektrikli süpürge ile vakum yapılmalı ve şampuan ile temizlenmelidir (7).

Ameliyathaneler

Günlük temizlikte;

Haftalık temizlikte;

Önce su ve deterjan ile temizlenir, sonra düşük düzey bir dezenfektanla silinir.

Ameliyat aralarında;

Hastalık Kontrol Merkezi (CDC)'nin önerilerine göre ise;

Kategori IB: Yerine getirilmesi kuvvetle önerilen ve uygulamaların, iyi tasarlanmış deneysel, klinik veya epidemiyolojik çalışmalar veya güçlü teorik gerçeklerle desteklendiği önerileri belirtir.

Kategori II: Klinik epidemiyolojik çalışmalar veya teorik bazı gerçeklere dayandığı düşünülen önerileri belirtir (9).

 

Mutfaklar

Yüzeyler ve yerler her sabah ve akşam su ve deterjan ile silinir. Ayrıca gün içinde kirlenme olduğunda bu işlem tekrarlanır.

Yemek kapları otomatik makinalarda yıkanmalı, bulaşık makinesi yoksa bulaşıklar çok sıcak su ile yıkanmalıdır. Mutfak dezenfeksiyonu için sodyum hipoklorid dışında bir dezenfektan kullanılmaz.

Lavabo Banyo ve Tuvaletler

Lavabo ve banyolar klor içeren bir deterjan ile her sabah ve her kirlendiğinde temizlenir. Temizlendikten sonra bol sıcak su akıtılarak yıkamak yeterlidir. Tuvaletler deterjan ve fırça ile temizlenir, oturma yerlerinin bir dezenfektanla silinmesi yeterlidir (10).

Genel Prensipler

Hasta olan servislerde, temiz ve steril malzemenin depolandığı "temiz oda" ile kirli malzemenin, atıkların konduğu bir "kirli oda" olmalıdır. Kirli odada sürgü ve ördekler için bir temizleyici, temiz malzemeyi koymak için bir raf ve kapıya yakın bir lavabo bulunmalıdır. Zemin temizliği, ılık su ve deterjan ile yapılmalıdır. Toz ve bakteriyi yaydığı için kuru süpürge yapılmamalı, elektrikli vakum süpürgeleri kullanılmalı ve kullanım sırasında toz torbaları tam dolmadan değiştirilmelidir. Genellikle ıslak temizlik yöntemleri tercih edilmeli ve temiz alandan kirli alana doğru temizlik yapılmalıdır. Farklı alanların temizliğinde farklı bezler kullanılmalıdır. Yüzeyler, yatak kenarları gibi alanlar ıslak bez ile silinmeli ancak nemli bırakılmamalıdır. Paspaslar için en uygun dezenfeksiyon yöntemi ısı veya %1 lik sodyum hipoklorid çözeltisinde bekletmektir. Dezenfeksiyon amacıyla yapılan sulandırmalar günlük olarak yapılmalı ve 24 saatte bir değiştirilmelidir. Diyaliz ünitelerinde kullanılan cihazların diyaliz sıvı yollarının dezenfeksiyonu için 500-700 ppm sodyum hipoklorid ile 30-40 dakikalık uygulama yeterli olmaktadır (4).

 

 

 

Kaynaklar:

  1. Derbentli Ş. Nozokomiyal İnfeksiyonlarda Hastane Ortamının Önemi. Aktüel 2001; 6: 37-42

  2. Özyurt M. Hastanelerde Temizlik, Dezenfeksiyon, Sterilizasyon Ve Tıbbi Atıkların Yok edilmesi. Hastane İnfeksiyonları Dergisi 1999; 3: 175-183.

  3. Aydın K. Hastane Ortamında Dezenfeksiyon Politikaları. Hastane İnfeksiyonları Kongresi, Sheraton Hotel Ankara 2002; 63-66.

  4. Özyurt M. Hastanelerde Dezenfeksiyon politikaları ve Yapılan Yanlışlıklar. II. Sterilizasyon, Dezenfeksiyon Hastane İnfeksiyonları Kongresi Samsun 25-28 Nisan 2001;72-81.

  5. Fincancı M. Hastane Temizliği. Hastane İnfeksiyonları Kongresi, Sheraton Hotel Ankara 2002; 28-29.

  6. Rutala WA, Weber DJ. Uses of inorganic Hypochlorite (bleach) in health - care facilities. Clin Microbial Rev 1997; 10: 597-610.

  7. Rutala WA, Shafer KM. General information on cleaning, disinfection and sterilization. In: Olmsted RN, ed. APIC infection control and applied epidemiology principles and practice. St. Louis: Mosby, 1996: Chapter 15.

  8. Palabıyıkoğlu İ. Ameliyathanelerin Temizlik, Dezenfeksiyon ve Sterilizasyonu. Flora 1997; 4: 236-241.

  9. Guideline For Prevention Of Surgical Site Infection,1999.The Hospital Infection Control Practices Advisory Committee membership List, January 1999; 67-68.

  10. Kumcağız H. Hemşirelik Hizmetleri Yönünden Sterilizasyon ve Dezenfeksiyon. SİMAD Yayınları 1; 2002: 121-133.

  11.  

     

     

     

     

     

     

     

     

     

 

 

 

 

.